1 Nisan 2010 Perşembe

Kötü Değil Ama Kötü Yazılmış Kitaplar

Yok. Bulamıyorum aradığımı kitaplarda.

Kıştan kalma bir ağacın dalları kadar kuru ya da varsa yeni sürgünleri gibi çelimsiz okuduklarımın çoğu. Adi bir şarap ne tat bırakırsa damakta, işte öyle yavan zihnimde bıraktıkları da.

Sahici değil söyledikleri, inanmıyorum. Basmakalıp deyişler, ana hatları aşağı yukarı aynı fikirler ve sorgulanamaz değer yargılarından öteye gitmeyen, sipariş üzerine hazırlanan yazılardan bıktım; ya da kurnazca kurgulanmış propagandalardan. Gösterişli kapaklar, sınırsız övgülerin doldurduğu arka kapak yazıları, yazarın önceki kitaplarının reklamı da sıkıyor artık beni.

Bu kadar ticarileşmeli miydi insanlığın en alçakgönüllü ihtiyacı?

İyi kitapları arayarak zamanımı heba ettiğimden korkuyorum bazen. Kendi kendime sormuyor değilim: Boşa mıydı onca emek?

Düşünüyorum da, ne varsa klasiklerde var… Kütüphanesine klasiklerden başka eser almamakta meğer ne kadar haklıymış Alain.

Halil Tekiner
1 Nisan 2010, Kayseri